Ersan Mondtag’ın DAS ROTE HAUS isimli yeni tiyatro prodüksiyonu, dünya prömiyerini 2 Ekim 2025’teBerlin’de Maxim Gorki Tiyatrosu’nda yaptı ve 2–19 Ekim 2025 tarihleri arasında seyirciyle buluşuyor!
- Berliner Herbstsalon’un “ЯE:IMAGINE: THE RED HOUSE” programı kapsamında sahnelenecek yapıt, göç, hatırlama ve aidiyet temalarını mekânsal bir hafıza üzerinden işliyor. Till Briegleb ve Ersan Mondtag’ın, Saliha Bilal, Aslı Öngören, Mefharet Sayınbatur, Arda ve Meriç Temuçin, Nica Sultana Vasiliou ve Şafak Yüreklik ile gerçekleştirdiği söyleşilere dayanan proje; aynı zamanda Emine Sevgi Özdamar’ın Die Brücke vom Goldenen Horn ve Seltsame Sterne starren zur Erderomanlarından esinlenen motiflerle örülüyor.
Göçmen kadınların Berlin’deki yaşam hikâyelerini barındıran tarihi bir mekân, Stresemannstraße 30, oyunun merkezinde yer alıyor. 19. yüzyılda Prusya eğitimine ev sahipliği yapan bina, 1960’larda Telefunken’in Türkiye’den gelen işçi kadınlar için kurduğu yurt olmuştu. Özdamar’ın edebiyata taşıdığı bu deneyimler, Mondtag’ın sahneleme yaklaşımıyla geçmiş, şimdi ve distopik bir geleceği iç içe geçirerek yeniden canlanıyor.
Seyyare – Anadolu Kadınlar Korosu’nun (şef: Sema Moritz) katkısıyla, melankolik olduğu kadar ütopyacı bir atmosfer kuran DAS ROTE HAUS, hem dönemin ortak mutfaklarında ve koridorlarında filizlenen dayanışma ve hayalleri hem de günümüz Almanya’sının “saygı ve tanınma”ya dair tartışmalarını sahneye taşıyor.
Kurucu küratörlüğünü Shermin Langhoff’un üstlendiği bu özel yapım, farklı kuşaklardan oyuncuları aynı sahnede buluşturarak unutulmuş hikâyelerin izini sürüyor ve seyirciyi şu soruyla yüzleştiriyor: Hangi hikâyeler hatırlanır, hangileri sessizliğe gömülür?