William Shakespeare’in ölümsüz eseri, bu kez yönetmen Emre Akal’ın elinde “Die Tragödie von Romeo & Julia” (Romeo ile Juliet’in Trajedisi) adıyla ve Mehmet&Kazım’ın sahne tasarımıyla bambaşka bir biçimde sahneye taşınıyor. Münihli yönetmen, toplumsal yapıları ve güç ilişkilerini sorgulayan kendine özgü tiyatro diliyle, klasik aşk hikâyesini şiddetin merkezine yerleştiriyor. Sahne ve video tasarımlarında Mehmet&Kazım sanatçı ikilisi, dijital görüntülerle tiyatronun üç boyutluluğunu birleştirerek bu atmosferi daha da güçlendiriyor.
“Die Tragödie von Romeo & Julia”, Shakespeare’in klasik hikâyesini modern bir sahne estetiği, pop dijital unsurlar ve görsel olarak çarpıcı bir tasarımla yeniden tanımlıyor. Bu güçlü yorum, sahne tasarımını üstlenen Mehmet & Kazım ikilisinin yaratıcı vizyonu sayesinde izleyiciye benzersiz bir deneyim sunuyor. İkilinin yenilikçi yaklaşımı, sahne mekânını yalnızca bir arka plan olmaktan çıkarıp hikâyenin duygusal derinliğini ve çağdaş yorumunu destekleyen, başlı başına yaşayan bir unsura dönüştürüyor.
Juliet (Luiza Monteiro) ve Romeo (Mario Lapotta) sahnede ilk kez diş fırçalarken bir araya geliyor. Bu sahneyle gri dünyanın içinde az da olsa bir pembeleşme başlıyor. Ancak aşkları, tıpkı üzerlerine yağan galaktik enkaz gibi, kısa sürede karanlığa gömülüyor. Trajedinin zirvesinde, ebeveynler tarafından kapı önüne konulan iki genç, bir “yeni dünya”ya adım atmak yerine korkuyla geri dönüyor; sonunda ise her iki aile de yok oluyor, geriye sadece trajedi kalıyor.